becermek

becermek
-i
1. 顺利完成, 成功地干: Çocuklar bu işi iyi becerdiler. 孩子们圆满完成了这项工作。Yunus balığı sudan çıkmaya uğraşmış, ama bir türlü becerememiş. 海豚一心想从水里出来, 但未能成功, 只好作罢。Mangalda kül bırakmıyor; ama bir işi beceremiyor. 他牛皮烘烘, 但什么事也干不成。
2. 发音准确: Aman, adını iyi becermiyorum. 对不起!我总是念不准你的名字。
3. 破坏, 毁坏, 摧毁: Çocuk oyuncağını becerdi. 孩子弄坏了他的玩具。Bayramlık elbisesini ilk giyişte becerdi. 他第一次穿上他的节日礼服就搞破了。
4. 干坏事, 作恶
5. 俚́ 强奸: Kızı becermiş. 听说他强奸了一个姑娘。
6. 俚́ 杀死, 弄死

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • becermek — i 1) Güç görünen bir iş veya duruma çözüm bulmak, üstesinden gelmek Becerebilsek şarkı da söyleyeceğiz. R. N. Güntekin 2) alay Bir şeyi kullanılmaz duruma getirmek, bozmak, kirletmek Bayramlık elbiseni ilk giyişte becerdin. 3) argo Irzına geçmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • işler becermek — zararlı, gizli işler yapmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uhdesinden gelmek — becermek, başarmak Bu işi tek bir kişiye verseniz yine uhdesinden gelir çünkü yapacağı bellidir. Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • backır — becermek ve bitirmek; tevaif i etrakdan bir kabile isme dir …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Басурман — Басурман: Басурман  недоброжелательное название нехристианина (от искажённого «becermek», «бесермек» тюркского ругательства которое, в свою очередь, восходит в русском языке к слову «мусульманин»). «Басурман»  роман… …   Википедия

  • abramak — i, hlk. 1) Fırtınalı havalarda gemiyi ustalıkla yönetmek 2) Başarmak, bir işi becermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • açabilmek — i Açmayı becermek, açma imkânı veya olasılığı bulunmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • becerivermek — i Çabucak becermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • becerme — is. Becermek işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kıvırmak — i 1) Herhangi bir şeyi bükmek Fino, beni görünce kuyruğunu kıvırıp düşmanca havlaya havlaya beyaz dişlerini gösterdi. H. R. Gürpınar 2) Kenarından katlamak 3) Bir giysinin veya kumaşın kenarını bükerek tersinden dikmek 4) Kalçalarını iki yana… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”